Tophane
TARİH
Tophane'nin oldukça eski ve barut kokan bir tarihi var.
Türkler İstanbul’u fethetmeden önce Tophane, boş ve ormanlık bir bölgeymiş. Hatta Bizans döneminde burada çok eski bir Apollon Mabedi bulunduğu da şehir efsaneleri arasında...
Osmanlılar döneminde Fatih Sultan Mehmet tarafından başlatılan top döküm tesislerinin inşası ile ismi konmuş ve ‘Tophane’ adını almış.
Yapılardan çoğu günümüze kadar ayakta kalamasa da, bölgedeki tarihi dokuyu kemiklerinize kadar hissetmeniz mümkün...
GENEL YAŞAM
Tophane'nin geçmişte deniz ticaretini besleyen antrepoları, bugün İstanbul Bienali ve İstanbul’un en büyük modern sanat galerisi İstanbul Modern’e ev sahipliği yapıyor.
İki yılda bir yapılan Bienal... Sürekli güncellenen sergileri ve şık restoranı ile İstanbul Modern... Ve tarihi ile göz kamaştıran Tophane-i Amire...
İşte Tophane'nin en değerli üç hazinesi.
Tophane, Anadolu'dan çok göç aldığı için Anadolu’nun o delikanlı, mert ve samimi havasını Tophane’de rahatça içinize çekebilirsiniz.
Mevcut sakinleri çoğunlukla Anadolulular ve Araplar.
Merkezi konumu ve son yıllarda Bienale ev sahipliği yapması nedeniyle sanatçı ve sanat galerilerinin de akınına uğrayarak olumlu yönde bir değişim göstermeye başladı.
Modernleşme yolunda hala büyük bir değişim içerisinde olan semt, henüz Cihangir kadar özgür ve liberal bir yaşama kavuşabilmiş değil.
Özellikle ünlü Türk nargilesinin tadına bakmak ve İstanbul Modern'e uğramak için mutlaka Tophane’yi ziyaret edin!
GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER
İstanbul Modern Müzesi: Türkiye’nin uluslararası çapta ilk modern müzesidir. Zengin koleksiyonu ve güncel sergileriyle çağdaş sanatı kitlelerle buluşturan İstanbul Modern, eğitim programları, kütüphane, sinema, müze mağazası ve boğaz manzaralı restoranıyla gündelik yaşamla sanatı buluşturuyor. Detaylı bilgi için: İstanbul Modern
Tophane-i Amire: Etkileyici mimarisi ile Kültür-Sanat Merkezi olarak birçok kültürel etkinliğe ev sahipliği yapan bina Defterdar Yokuşu No:2'de.
Nusretiye Kasrı: Tophane Meydanı'nın en önemli yapısıdır. Eğer görmek isterseniz, Necatibey Caddesi üzerinde, Nusretiye Camii'nin yanına yürümeniz yeterli.
Kılıç Ali Paşa Külliyesi: Mimar Sinan’ın 1581 yılında Ayasofya'nın planını kullanarak Tophane Meydanı’nda inşa ettiği Kılıç Ali Paşa Külliyesi; cami, türbe, sebil, medrese ve hamam bölümleriyle tam bir görsel şölen sunuyor. Mutlaka ziyaret edilmeli...
Tophane Çeşmesi: Tophane meydanında yer alan, geniş saçaklı ve oldukça estetik olan çeşme, İstanbul’un en yüksek duvarlı ve 3. büyük çeşmesidir.
Nusretiye Camii: Mermer işçiliğinin en güzel örneklerinden birisi olan cami Meclis-i Mebusan Caddesi'nde.
Nusretiye Saat Kulesi: İstanbul’un en eski saat kulesi olan neoklasik tarzda kule, Nusretiye Camii'nin hemen yanında. Geç kalmayın!